İPUCU #39: Pandemi Sürecinde Çalışanların Takımdaşlığa Duyduğu İhtiyaç Artacak
Hep beraber zorlu bir süreç geçiyoruz. Dün bugüne benzemiyordu, yarın da bugüne benzemeyecek. Belirsizlik çok yüksek ve her geçen gün yeni ihtiyaçlar gündeme geliyor. Öyle ki; son zamanlarda uzaktan çalışma ve uzaktan yönetim gibi kavramlar iş dünyasının gündemine oturdu.
Bu noktada, Azor olarak, gerçekleştirdiğimiz çalışmalar uzaktan çalışma sisteminin takımdaşlık çerçevesinden ele alınmasının daha faydalı olacağını ortaya koyuyor. Bunun iki nedeni var:
- Bu sürecin sadece evden çalışma teknikleri ve/veya yönetim şekilleri bazında değerlendirilmesi durumunda genel resim gözden kaçırılabilir. Bunun yerine süreci "takım" olarak ele almak, bu kapsamda da hem çalışanların hem de yöneticilerin karşılıklı olarak üzerlerine düşenleri değerlendirmek etkiyi artıracaktır.
- 2019 yılında ülke genelinde gerçekleştirdiğimiz ve HBR Türkiye'de yayımlanan araştırmamız, ekonomik kriz ve etkileri hakkında önemli bulgular ortaya koyuyor. Buna göre, ekonomik kriz gibi bir belirsizlik ortamında beyaz yakalı çalışanların takımdaşlığa ihtiyaçlarının arttığı görülüyor. Bu eğilim, konfor alanı psikolojisi ve nörobilim alanları tarafından destekleniyor. (Neden dersiniz, Harvard Business Review Türkiye'de yayımlanan "2020 Takımdaşlık Yılı Olacak" başlıklı makalemize buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.)
Bu eğilimi antropoloji de doğruluyor. İnsan, kendi mütevazi tarihi boyunca risklere ve belirsizliğe karşı her zaman kendini daha güvende hissettiği gruplar oluşturdu. Ve tarihi her zaman karizmatik bir kişinin liderlik ettiği güçlü ve cesaretli takımlar değiştirdi. Bugün tüm süreci takımdaşlık perspektifinden değerlendiren, takım ruhunu kuvvetlendirebilen kurumlar bu zorlu süreci daha kolay atlatacaklar. Ayrıca, pandemi sonrasındaki yeni döneme daha hazırlıklı olacaklar.
Azor Brand & People Solutions